Bu aşağıdaki fotoğraftaki hanımlar dünyanın ilk bilgisayarları, ENIAC’ı programlıyorlar. O zamanlar programlama bu kabloların bir yerden bir yere bağlantısı ile yapılırmış. Kabloları A yerine B prizine takınca toplama yerine çarpma yaparmış diye basitçe düşünebiliriz. Zira bu bilgisayar bugünkü gelişmiş hesap makinaları ile aşağı yukarı aynı işlevleri yapabiliyormuş.

Bilgisayar programlama ve kullanım işi ise bir kağıda yazılmış hangi prizlerin kablolar ile birbirlerine bağlanacağı işiymiş. Bu bağlantıları yapmak oldukça yorucu bir işmiş.

Bu aşağıdaki fotoğrafta masada oturan ve elinde programlama kağıdı olan kardeşimiz, bunları dünyanın ilk mouse (
J) birimine – kendisini ayakta ve bilgisayarın önünde görüyoruz - aktararak işini yaptırıyor. Bu yeni icat ile artık masadan kalmak gerekmiyormuş. O zamana kadar çalışmaktan bitaab düşmüş ve zayıflamış olan bilgisayarcılar rahat bir nefes almışlar ve popolarını büyütmeye başlamışlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder